Neden Tanrıça yolculuğuna çıkmalısınız?
Siz de dahil olmak üzere birçok kadının şu anda yüzyıllar önce yaşamış kadınlara göre hem fiziksel hem de zihinsel olarak daha az sağlıklı olduğunu biliyor muydunuz? Depresyon, uyku yoksunluğu, kistik over sendromları, rahim ve meme sorunları, hormonal dengesizlikler, kısırlık sorunları ve benzeri sorunlarla karşı karşıyalar…
Çevrenizdeki pek çok kadın, yıllar boyunca ataerkil yanlış inanışlar nedeniyle kaybettikleri kadınlık eksikliğini ilaç alarak, yemek ve tatlılara düşkünlük göstererek, film izleyerek ve alışveriş yaparak telafi etmeye çalışacaktır. Bunun sonucunda da duygularını ifade edemeyen, duyarsız, sonuç odaklı, pasif ya da baskıcı, kontrolcü, stresli ve katı bir hale gelerek kadınsı doğalarıyla çatışan bir hayat yaşamak zorunda kalırlar. Bu nedenle, kendilerini hem kendi benlikleriyle hem de çevrelerindeki insanlarla ve ilişki içinde oldukları kişilerle uyumsuz bulurlar. Evde, işte ve ilişkilerinde sürekli sorunlarla uğraşmak zorunda kalırlar. Belki de tüm yaşamları bunlara rağmen hayatta kalmaya adanmıştır. Bu nedenle sürekli bir hareket ve koşuşturma halindedirler.
Arkeolojik bulgulara göre M.Ö. 35.000’lerden, dünyaya hükmeden tanrıçalar döneminden ilk yüzyıllara kadar kadını tanıyor musunuz? Eminim onunla tanışsaydınız kendinizi ona ve onun yoluna adardınız. Onu anlamak için tarih öncesi dönem ve dünyanın farklı coğrafi bölgelerinin mitolojileri üzerine araştırmalar yapıyorum ve hep aynı iki sonuca varıyorum…
Bunlardan ilki, toplumsal fayda üreten tüm erdemlerin (yaratıcılık, bütünlük, bolluk, bereket, dönüştürme gücü, iletişim, empati, şefkat, şifa vb) farklı coğrafyalarda hep tanrıçalarda toplandığını görmemizdir. Bu nedenle kadına tapınılan ilk ortamdan ne kadar uzaklaştığımızı gözlemlemek üzücü.
İkincisi ise, içimizdeki dişil doğayı ve gücü canlandırmaya odaklanırsak, erilliği ve dişilliği kucaklamayı öğrenirsek yeniden parlamaya başlayabileceğimizin farkına varmamızdır. Dünya bu gizemin onurlandırıldığı, değer verildiği ve kutlandığı bir yere doğru ilerliyor. Tek yapmamız gereken bu dişil güçlerin ne olduğunu hatırlamak ve onlara odaklanarak çevremizdeki insanları da bu yönde motive etmek.
Hayatınızın hangi aşamasında olursanız olun, değişimin bir parçası olmak ve sağlıklı ve dengeli bir kadın olmak için hayatınızı adım adım dönüştürmek istiyorsanız, sizin de bir tanrıça olmanızın zamanı geldi.
Dönüşüm Adımları:
1- Öz-şefkat – Geliştirmeniz gereken en önemli şey. Başkasının şefkatine ihtiyaç duymadan dişil bedeninizi bütünüyle kabul edin ve sevin. Dişil kalbinizi sahip olduğu tüm duygularla kabul edin ve sevin. Düşüncelerinizin farkında olun. Yargılamayın. Ruhunuzu dinleyin. Biraz zaman ayırın. Derinlere dalın. Eğer bir şeyi seviyorsanız, ona değer veriyorsunuz demektir. Bu yüzden bedeninize, zihninize ve ruhunuza iyi bakın; onlara özen gösterin.
2- Korkuların, endişelerin ve yanlış anlamaların giderilmesi -Biz bunlara not edilmemiş anlaşmalar diyoruz. Bunlar yaşam kalitenizi düşürür ve olumsuz düşünce ve duygulara neden olur. Yavaş yavaş bu korku ve endişeleriniz hakkında farkındalık geliştirmeye başlamalı ve içsel bir yolculuğa çıkmalısınız. Buna arınma ya da topraklanma da diyebiliriz. Benzer şekilde, bugüne kadar hayatınızda belirli kavramlarla yaşadınız. Belki bazıları artık hayatınızda bir amaca hizmet etmiyordur. Hafiflik yöntemlerini uygulayın.
3- Dişil güç -Dişil doğanızdan kopmak tatmin eksikliğine, yaşam enerjisi kaybına, çaresizliğe ve mutsuzluğa neden olur. Meditasyonlar, mantralar ve kadın arkadaşlarınızla vakit geçirmek gibi dişil doğanızda var olmanıza yardımcı olacak yolları öğrenin.
4- Gerçekte doğa ana her kadının rahmindedir. Tıpkı doğanın gizemlerle dolu olması gibi, bir kadının genç kızlıktan bilge ve bilgili bir kadına dönüşmek için geçirdiği zaman da gizemlerle doludur ve birbirinden farklıdır
5- İrade Gücü – Hayatta istediğiniz şeyler için cesur ve iddialı olun. İrade gücünüzü kullanmak için ruhsal güçlendirme atölyelerine katılın. Hayatınızda başarmak istediğiniz şeyler için sakin ve kararlı olun. Cesaretin kas gücüyle değil, ruhsal güçle geldiğini lütfen unutmayın.
6- Samimi olmak – İnanın bana hiç kimse doğal olmayan bir kadını sevmez ya da dinlemez. Kalbinizi sevgiye, samimiyete ve başkalarından gelen samimiyeti kabul etmeye açın. Samimiyet bekliyorsanız, bunu önce kendiniz uygulamalısınız. Dengeli alma ve vermenin farkında olun.
7- İfade etme yeteneği – İletişim ve sözel beceriler bir kadının en güçlü kişisel karakteristik özellikleridir. Ancak bunları doğru ve yapıcı bir şekilde kullanmak çok önemlidir. Kadınsı iletişimde kalmayı seçin.
8- Topluma hizmet – İsteklerinizi ima ederek ve daha büyük bir iyiliği hedefleyerek içsel yolculuğunuzun akmasına izin verin. İma etmenin yollarını öğrenin. Unutmayın ki içgüdü bir kadının en belirgin gücüdür. İçgüdüleriniz üzerinde çalışın ve edindiğiniz mesajları ve bilgileri iyilik için kullanın.
Yaratılışı dışarıda aramak yerine kendi içimizde arayalım. Güzelliğin ve mutluluğun kaynağına doğru bir yolculuğa çıkalım. Bedenlerimizi, zihinlerimizi ve ruhlarımızı dönüştürelim, iyileştirmeyi öğrenelim, süreci deneyimleyelim ve etkili teknikler kullanarak bu bilgiyi çocuklarımıza ve diğer kadınlara aktaralım.
Dişil sağlığınıza ve gücünüze sahip çıkmak ve bilginizi tüm insanlarla paylaşmak için hepimiz Tanrıça’da buluşalım.
